Psikoterapötik Hikayeler Serisi 8 kitap
- Marka: Monera Yayınları
- Ürün Kodu: CGS-1
- Stok Durumu: Stokta var
- 720,00TL 644,00TL
Psikoterapötik Hikayeler Serisi
Çocuklarımıza severek okuma alışkanlığı kazandırırken,onların duygusal dünyalarında neler olup bittiğini anlamalarına yardımcı olacak, duygularını tanımayı ve kontrol etmelerine yardımcı olacak bir seri ile tanıştırıyoruz.
ÖFKE DAĞI
Gözlerinizi kapatın ve hisler âleminizdeki yanardağınızı hayal edin: Asık suratlı, fokur fokur ve her an lavlarını püskürtmeye hazır. O; üzüntünüzden, kaygınızdan, korkunuzdan ve hayal kırıklığınızdan besleniyor. Harekete geçtiğinde ise önünde hiçbir şey duramıyor. Ta ki içindeki ateşi püskürtüp hisler âlemini yakıp yıkana dek...
CESUR VE ZEKİ
Cesur ve Zeki ikiz kardeşler… Birbirlerine o kadar çok benziyorlar ki ilk bakışta ayırt edilmeleri neredeyse olanaksız. Ama dış görünüş seni yanıltmasın… Cesur adı gibi cesur, girişken, heyecanlı ve neşeli. Zeki ise tam tersi; içine kapanık, sessiz, utangaç ve laf aramızda biraz da korkak. Korktuğu şeyler saymakla bitmez.
Bütün bunlar yetmezmiş gibi, Zeki bir de okulun düzenlediği “Doğada Yaşam Becerileri Gezisi” ile uğraşmak zorunda. Aklında binbir çeşit senaryo var: fırtınalar, seller, vahşi hayvanlar… Cesur için ise bu gezi tam bir fırsat. O, doğada geçireceği günleri ve öğreneceği yeni şeyleri iple çekiyor, heyecandan havalarda uçuyor.
Şimdi Zeki’yi önemli bir görev bekliyor: Kardeşi Cesur’u mutlu etmek için geziye katılmak. Ama bunun için çok daha önemli bir şeyle başa çıkması gerekecek: Korkularıyla!
Ne dersin? Zeki korkularının üstüne gidip macera dolu okul gezisine katılabilecek mi?
MİNİK DEV
Toplumsal planda, “bireysel farklılıklar” yaşamı renklendiren bir öge olarak tanımlanır. Peki, bu farklılıklar öz yaşamımızı nasıl etkiler? Örneğin devler diyarındaysanız ve minicikseniz? Yaşama tutunmak için en güçlü yönlerinizi bulmak ve kullanmak zorundaysanız?
Klinik Psikolog Sinem Kaya Özçelik; konusunu yaşam deneyimlerinden alan romanında büyüme serüvenini sürükleyici bir masalla yorumluyor. Büyümenin hem çocuk için hem de onun ebeveyni için ertelenemez bir görev olduğunu düşünüyorsanız bu masalda kendi maceranızdan izler bulacaksınız. Her kıvrımına astığı amaçlarla bizden kendimizi, tekrar tekrar keşfetmemizi isteyen hayat, Minik Dev’in kendini gerçekleştirme serüveninde yepyeni anlamlar kazanacak.
TEMBEL DEĞİLSİN
Keşfet içindeki farkı, Dağıt kara bulutları.
Senin de tembel olduğunu hissettiğin, derslerinde başarılı olamayacağını düşündüğün zamanlar oluyor mu? Fiko, işte tam da böyle düşünüyordu.
Sayılar etrafta uçuşuyor, harfler çorbaya dönüşüyor ve onları bir türlü yakalayamıyordu.
Bu nedenle kendini o kadar kötü hissediyordu ki doğa etkinliklerini çok sevmesine rağmen okulun matematik kampına bile gitmek istemiyordu. Ama anne babası ve arkadaşlarının ısrarıyla katılacağı kamp ona bambaşka bir hayatın kapılarını açacaktı.
Fiko; kampta tanıştığı Cenk abisi ve en yakın arkadaşları Dora ile Cina’nın desteğiyle sorunlarını aşabilecek miydi?
Çıkacağı kendini keşfetme yolculuğunda, tıpkı diğer çocuklar gibi kendine özgü özellikleri, ilgi alanları ve yetenekleri olduğunun farkına varabilecek miydi?
Ve en önemlisi, kendine güvenip çabalarsa her işin üstesinden gelebileceğini anlayabilecek miydi?
PAPAĞAN PERU’YU KURTARMAK
Klinik Psikolog Sinem K. Özçelik, terapötik hikâyeler serisinin beşinci kitabı “Papağan Peru’yu Kurtarmak”la küçük okurlarını selamlıyor. Kitapta iki kardeşin, sevgili dostları Papağan Peru’yu ararken çok değerli bir hazineyi keşfedişine tanık oluyorsunuz. Her ne kadar çekişmeler, kızgınlıklar, kırgınlıklar ve kıskançlıklar olsa da kardeşler arasındaki bağın ne kadar güçlü olduğunu hissediyorsunuz.
Lili ile Puti, Minima Diyarı’nda yaşayan ikiz kardeşlerdi. Birbirlerini çok sevseler de kimi zaman aralarında bazı çekişmeler, anlaşmazlıklar çıkabiliyordu. Bazen mi? Aslında çoğu zaman demek daha doğru olur. Fakat bir gün, çok sevdikleri papağanları Peru ortadan kaybolduğunda bir şeyi fark ettiler: Şimdi çekişmeleri, anlaşmazlıkları bir kenara bırakma zamanıydı. Ormanda, tehlikeler ve korsanlarla dolu bir macera onları bekliyordu. İhtiyaçları olan tek şey birlikte hareket edebilmek ve içlerindeki sevgiyi ortaya çıkarmaktı.
GÖRÜNMEZİM BEN
Sevgiyle örülen dostluk bağı sorunların çözümünü nasıl da kolaylaştırıyor… Akran zorbalığına değinilen, güçlendiren harika eser.Terapötik Hikâyeler serisinin son kitabı “Görünmezim Ben”, Cemile Demir Uzunoğlu’nun harika çizimleri ile raflardaki yerini aldı. Akran zorbalığının ele alındığı kitapla yazar, okurlarıyla arasındaki görünmez bağı hayli güçlendiriyor.
“Ekin, ödevin nerede? Ekin, odanı toplayacaktın! Ekin, okul çantanı asansörde unutmuşsun. Ekin, eldiveninin teki yok!
Ah Ekin, ah! Siz söyleyin lütfen, ne yapsın Ekin? Verilen sözler, ödevler, hiç bitmeyen öğütler... Hepsi ama hepsi, baloncuklara binmiş uçuşuyor Ekin’in etrafında. Pat! Bir tanesi patladı. Pat! Biri daha! O minik baloncukları, patlamadan yakalaması gerekiyor. Çünkü patlayan her baloncuk Ekin’in yaşamını biraz daha zorlaştırıyor. Ama artık çok kararlı. Bu baloncukları bir bir yakalayacak ve yaşadığı dikkat sorunlarını çözecek.
Bakalım bunu nasıl yapacak?
KIPIR KIPIRLAR KULUBÜ
Kıpır Kıpırlar Kulübü, yeni üyelerini arıyor.
Kendini kontrol edemeyenler, ödevlerini bir türlü bitiremeyenler, dinlemiyor gibi gözükenler. Odasını, masasını ve dikkatini toplayamayanlar. Sizlere sesleniyoruz. Siz bizim kulübümüzün doğal üyesisiniz. Eşsiz özelliklerinizi keşfetmek için hemen aramıza katılın.
Etiketler: Psikoterapötik Hikayeler Serisi, Monera Yayınları